SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

EDEB BAHSİ

<< 5234 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنَا عِيسَى بْنُ إِبْرَاهِيمَ الْبِرَكِيُّ وَسَمِعْتُهُ مِنْ أَبِي الْوَلِيدِ الطَّيَالِسِيُّ وَأَنَا لِحَدِيثِ عِيسَى أَضْبَطُ قَالَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْقَاهِرِ بْنُ السَّرِيِّ يَعْنِي السُّلَمِيَّ حَدَّثَنَا ابْنُ كِنَانَةَ بْنِ عَبَّاسِ بْنِ مِرْدَاسٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ قَالَ ضَحِكَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَقَالَ لَهُ أَبُو بَكْرٍ أَوْ عُمَرُ أَضْحَكَ اللَّهُ سِنَّكَ وَسَاقَ الْحَدِيثَ

 

(Abdullah b. Kinane İbn Abbas b. Mirdas'ın) dedesinden demiştir ki:

 

Rasûlullah (s.a.v.) güldü de Ebû Bekir (r.a.) - yahutta- Ömer (r.a.) kendisine:

 

Allah sen(in yüzünü) güldür(meye devam et)sin, dedi.

 

 

İzah:

İbn Mâce, menasik

 

Bu hadis-i şerif İbn Mâce'de şu manaya gelen lafızıarla rivayet edilmiştir: Nebi (s.a.v.) ümme­ti için Arafe günü akşamı (Arafat'da) mağfiret duasında bulundu. O'na (Allah tarafından) şöyle cevap verildi: "Zâlim müstesna onları bağışladım. Çünkü ben mazlumun hakkını zâlimden mutlaka alırım" Pey­gamber (s.a.v.):

 

"Ey Rabbim! Eğer dilersen mazluma (hakkını) cenneti verir, zâli­mi de bağışlarsın" diye dua etti. Fakat o akşam bu duası kabul olunma­dı. Sonra Rasul-i Ekrem (ertesi gün) Müzdelife'de sabahlayınca, anılan duayı tekrarladı ve duası kabul olundu. Abbas b. Mirdas, sonra Rasûlul­lah (s.a.v.) güldü, dedi veya gülümsedi, dedi. Bunun üzerine Ebu Bekir ve Ömer (r.nhuma) Resul-i Ekrem (s.a.v.)'e:

 

"Allah düşmanı İblis, Allah (Azze ve celle)'nin benim duamı kabul ettiğini ve ümmetimi bağışladığım bilince, toprağı alıp başına dökmeye ve mahvoldum, helak oldum, diye bağırıp dövünmeye başladı. Gördüğüm onun bu sabırsızlığı ve üzüntüsü beni güldürdü, buyurdu."

 

Mevzumuzu teşkil eden bu hadis-i şerif bir kimsenin diğer bir kimse­ye: "Allah seni ömür boyu güldürsün, Allah senin yüzünü güldürsün," gi­bi sözlerle dua etmesinin caiz olduğunu ifade etmektedir.

 

Her ne kadar İbnü'l-Cevzi hadisin mevzu olduğunu söylemişse de îbn Hacer buna karşı çıkarak "mevzu olduğu sabit değildir. Fakat zayıf oldu­ğu söylenebilir. Bu hadis, müteaddid senedlerle rivayet edildiği için bun­ların toplamından bir kuvvet meydana gelir. Ebu Davud bunun bir kısmı­nı rivayet etmiş. Beyhaki de bunu rivayet ettikten sonra "Bu hadisi te'yid eden hadisler vardır. Şevahid durumundaki hadisler sahih iseler bu hadis delil sayılır. Aksi takdirde şöyle söyleninAllah Teâlâ, şirk, yani zatına or­tak koşma günahını bağışlamaz. Bunun dışında kalan günahları dilediği kulları için bağışlar. Zulümler şirk günahı dışındadır, der."